İstanbul (2) – Muharrem Delibaş

[küntagsu]

Bu esinti , bu boğaz
İnsanın gözlerine sarası
Emsalsiz şehrin büyülü manzarası
Denizi pul pul, libası altın çul
İki kıtanın kadim kankası
Yeryüzünün Ankası İstanbul!

Ve sarhoşluğu, asırlardır içtiği
Şanlı, namlı, gamlı hükümdarların
Başta oğulları ve yakınlarının kanıyla da
Geçmemiş ve sularında akmış İstanbul.

Yetmiş iki milletten insanın
Nice fettan dilberin sırdaşı
Her güzelliğin payitahtı, sevdanın bahtı
Tarihe yaslanmış, doğayla ıslanmış, aşka kanmış
Bir bakışta bin gönül yakmış İstanbul!

Alır tüm dertleri, ağır bir elbiseyi
Bedenden çıkarmış gibi hafifletir insanı
Çam fıstığı,akasya ve sardunyaların sultanı İstanbul.
Fesleğen, böğürtlen, gürgenlerin serinliğini
Herkesin bağrına bağrına estiren
Ayakları başka diyarlardan kestiren İstanbul!

İki yakasında surların heybetli burçları
Nasıl ödensin yiğitlerin kanlarının borçları
Taşı, toprağı, ağacı, suyu, değişmez huyu
Yaşayana can, ağlayana kan İstanbul!

Yârin gözlerinde derinlik
İstanbul semalarında enginlik
Her noktasında ayrı, eşsiz bir zenginlik
Gece altın takar, gündüz giyer gelinlik
Sevdalı, şair gönüllere tan İstanbul
Anadolu’nun kanına giren şeytan İstanbul!

Aşiyan’la bezenen Rum denen diyarda
Yaşanmış sevdalar doyumsuz düş gibi
Filizlenir yepyeni aşklar deli rüzgârda
Felekten nice gün görmüş gibi
En güzel rüyaların yattığı han İstanbul
Yersiz, yurtsuz garibe külhan İstanbul.

Alıp da ölümsüz nefesinden
Paylaşırken seni hürmetle, sitemle
Cümle şair ve yazarlar kalbin kefesinden
Vefasız yârin tükettiği istemle
Bize düşen gamı sen an İstanbul
Nedim’den, Yahya Kemal’den bize ayan İstanbul.

Tarihin taşırken cesaret ve hırçınlığın
Rahat, girişken, gözü açık,
Korkusuz kişiliğini ildaşlarında
Büyüklü küçüklü deniz araçlarının
Kaygılı ve homurtulu sesi yankılanır
Aldırmadan martı çığlıklarına Boğazda
Yedi yerden rüzgâr
Esim esim, tatlı tatlı eser
Ağaçlar sulara sevi türküsü söyler
İse pasa, isyan İstanbul!

Kanadı kırık gönlüm Boğazın bir yanından
Öte ucuna uçan martılarla birlikte
Senin türkünü söyler hülya içinde
“Üsküdar‘a gider iken aldı da bir yağmur”
Teselli bulamaz, ters ters akıp giden suların
Kıyılara sataşan pervasız akışından
Avutur kendini cennet köşesi Çamlıca’nın
Yüksek yamaçlara, kurulmuş; samur kürklü,
Kışla baharı barıştıran yeşillik dokulu
Itır, amber, misk ve kekik kokulu ağaçlarında.
Aaaaaah aah!
Gözlere seyran İstanbul!
Bulamazsın dengini!
Sen de benim gibi yan İstanbul!

Yalnız sen takarsın tacını sevdamın, güzelliğin
Aşiyan’ından Afrodit’in kokladığı bir gül vererek
Emirgân’ından rengârenk lâleler dererek
Eyüp Sultan’ın yücesinden papatyalarla
Asırları tutuşturan,
Dillere destan İSTANBUL - (Gözden geçirildi)

Muharrem Delibaş - 20-23/04/2015//15-16/01/2021

[Sonsuzhuzur]

Kaleminize ve yüreğinize sağlık hocam.

[yusuf]

Kaleminize, gönlünüze sağlık Muharrem Bey. Şiirlerinizde öyle bir doluluk var ki. Âdeta yatağına sığmayan bir nehir. Şiirlerinizde duygular, mısralarda çağıl çağıl çağıldıyor. Şiirde hem şekil hem de muhteva yönünden engin bir birikiminiz var. Bunu şiirinizdeki biçim ve muhtevanın uyumunda görmek mümkün. Şiir konusundaki engin birikiminizden istifade etmek isterim gerçekten. Selam ve saygılarımla, muhabbetle kalın inşallah.

[küntagsu]

Yusuf Bey, övgülü, güzel sözleriniz için çok teşekkür ederim. Şiirlerde bulduğunuz güzellik, ahenk ve derinlik aynı zamanda sizde biriken ve gönlünüze yansıyan zenginliğin bir aksidir. Bir şiir şöyle oluşuyor:
Okuduğum şiirler bir şekilde yazacağım şiirlere siniyor, yaşadıklarım, gördüklerim, zihnimde ve gönlümde yoğunlaşan her türlü oluşum da dizelere -az da olsa- yansıyor; sonrasında önce kalemle birkaç karalamasını yazdığım şiiri bilgisayara yazıp tekrar gözden geçiriyorum. Anlamca zayıf bulduğum sözcükleri daha güçlülerini bulursam onlarla değiştiriyorum. Konuya göre ölçülü ya da ölçüsüz yazıyorum ama "kafiye şiirin altın çivisidir" diyen Fransız şairinin düşüncesine katılarak mutlaka kafiyeden yararlanıyorum. Fakat istediğim birikime ve başarıya ulaşmam belki de imkansız. Yetenek eksikliğimi emekle, sabırla telafiye çalışınca ancak bu kadarı olabiliyor.
Temel amacım; dilimize, okuma sevgisi ve alışkanlığına katkıda bulunabilmek
Önceden yazdığım, şiirlerimin içinde diğerlerine göre daha etkili şiirlerimi O Belde'de paylaşıyorum, bazı şiirlerle ilgili tavsiyelerde bulunuyorum. Bunlardan yararlanılabilir her zaman. Tabii ki "Ben de varım" düşüncesiyle, cesaretle, yürek ve emekle yazılıp paylaşılan her şiire saygı duyuyorum. Genç bir edebiyat öğretmeni olarak ister ve uğraşırsanız gıptayla bakacağımız şiirlerin şairi olacağınıza asla şüphem yok. Çalışmalarınızda, gerek gördüğünüzde katkıda bulunmaya çalışırım. Sağlık, kolaylık ve başarılar ayrılmasın sizden.

[yusuf]

Elbette sizden ve birikiminden istifade temek isterim Muharrem Bey. Yazdıklarıma sunacağınız katkı benim için gerçekten çok kıymetli. Sağlık, kolaylık ve başarıları dilekleriniz için de çok teşekkür ederim. Bilmukabele diyelim inşallah. Selam ve saygılarımla, muhabbetle kalın.