Bird Box İncelemesi

Bu yazıda Josh Malerman‘in Kafes isimli kitabından uyarlanan ve Eric Heisserer tarafından yazılıp Susanne Bier tarafından yönetilen Netflix’in Bird Box filminin incelemesi ile karşınızdayım. Hikayeden özet olarak bahsediyorum, spoiler içermeyen bir eleştiri olacaktır.

🎬 Bird Box

Bird Box filminin konusu evvela Rusya’da başlayan sonra tüm dünyayı esir eden ve ona bakan herkesin intihar ettiği ne olduğu bilinmeyen yaratıkların hakimiyetinde bir hayatta kalma macerasını anlatmaktadır. Bu yaratıklar gözle görülmez ve ona bakana kadar kişinin en derin arzularını kullanır. Bakıldığında ise kişi içine düştüğü dehşetten yahut hipnozdan o an hangi yol müsaitse derhal intihal etmektedir.

Bu varlıklarla alakalı fark ettiğim bir mantık hatası bulunmakta. Şimdi bunları biz göremiyoruz. Lakin bir evde mahsur kalan dostlarımızdan biri kameraların çektiğini monitörden izlemek riskini alınca o da kurbanların arasına katıldı. Şimdi eğer kamera çekiyor ve ekranda görülebiliyorsa mantıken tüm bunları izleyen bizlerin de onu görmesi icap ederdi. Dahası belli ki görü harici fiziki veya maddi bir hipnoz yahut dehşet de yaşatmıyor. Üstelik onlardan etkilenmeyen kötü insanlardan biri onun resimlerini dahi çizmişti. Belki de görmemiz mecazi bir mana taşımasını istedikleri sebebiyledir.

Kötü insanların yaratıklardan yahut canavarlardan etkilenmemesini sebebi filmde onların fena insanlar olduğu gibi basit bir cevaba bağlanıyor. Fakat az evvel ifade ettiklerim haricinde bu canavarlarla alakalı film hiçbir bilgi vermiyor. Nereden nasıl geldiler (belki bir kazı sırasında uyandılar yahut uzaydan dünyayı yeni yurt edinmek isteyenlere çalışarak temizliğe geldiler), neden evlere giremiyorlar (belki çok büyüklerdir veya ışığa ihtiyaçları vardır), onlara bakınca ne görülüyor ve neden kötüler intihar etmiyor (belki öyle kötü şeyler gösteriliyor ki fena kimselerin ruhları bundan zevk alıyor, çünkü o minvalde kararmıştırlar), bu kadar sirayet edebilen bir yaratık nasıl sadece gözü kapatmakla men edilebilir (belki anlatılan maddenin başka bir halidir) falan; bu sorular pekala uzatılabilir ve pekala böyle cevaplar verilebilir ama sadece farazidir.

Bird Box, çok doğru bir yöntemle iki farklı anlatıma sahip. Biri hayatta kalanlara ve emniyetli bir mekana ulaşmak için baş karakterin sonradan annesi intihar ettiği ve söz verdiği için evlat edindiği kız çocuğu ile kendi oğlunu yanına alarak nehirden sandal yolculuk etmesi; diğer ise hikayenin en başından bu yolculuğa çıkıncaya değin yaşananlardır.

Şehirde ilk salgın gibi olan hadisenin nasıl başladığı, meydana gelen kaos, bir araya gelen insanların birbiriyle temasları ve bedeller… Tüm bunlar bazılarınızın düşünebileceği gibi sığ değil ama çok sade bir şekilde ekrana yansıtılmakta; bir seyirci olarak siz de karakterlerin bildiğini biliyorsunuz. Buna bir kılıf bulmak gerekirse Çehov tarzı bir anlatıma sahip. Başta da ifade ettim bir kitaptan uyarlama ve kitabı okumamış olsam da söyleyebilirim ki elbette kitaba göre her uyarma gibi kusurları vardır.

Bird Box filminin oyuncu kadrosunda Sandra Bullock, Trevante Rhodes, John Malkovich, Danielle Macdonald ve Sarah Paulson gibi aktör ve aktrisler yer almakta ve izlerken belli anlarda daha çok dikkat edildiğinde kendilerini sorgulatmayacak kadar iyi ve sonradan düşünüldüğünde de takdir edecek kadar güzel. Bird Box filmi Netflix’de hem dublajlı hem altyazılısı var; dublaj başlasam da kaliteli olmaması sebebiyle daha fazla dayanamayıp altyazıya geçmiştim. Tercih meselesidir, lakin mümkünse altyazılı seyretmenizi tavsiye ederim.

Bird Box nedir, bu isim nereden gelmektedir gibi sorulara cevaben, Türkçesi Kuş Kutusu demektir. Bunun ehemmiyeti mevzubahis o yaratıkların geldiği vakit kuşların çıldırırcasına hareket etmeleri ve ötüşmelerini fark ettiklerine onlara dikkat kesilmelerinden ileri gelmektedir. Nehir yolculuğuna çıkarken kuşları kafesten bir kutuya koyuyorlardı… Bazı yerlerde Türkçesine Kafes filmi denmiş; burada da kuş kafesinden bahsediliyor, lakin bence asıl mesela kutuda.

Sonuç olarak Bird Box filmi, hayatta kalma filmleri nezdince klişe sayılabilecek bir hikayenin çok daha enteresan bir hale getirilmesiyle ciddi bir gerilim ve korku diye seyrettiğinizde hüsrana düşebileceğiniz, fakat bence bir defa izlemeğe değer bir film. Benim Bird Box filmine puanım:

Peki siz ne düşünüyorsunuz? Bird Box filmini seyrettiğiniz mi veya izlemeği düşünüyor musunuz? Siz bu film hakkında ne dersiniz? Sizce 0 puanla fiyasko mu, yoksa 10 puanla mükemmel mi, yoksa bunlara inanmamak mı lazım? Yorumlar kısmında devam edelim.

Daha fazlası için sitemize ve yine kültür sanat, fikir ve edebiyat ile alakalı paylaşım ve tartışmaların yapıldığı forumumuza mutlaka göz atın.