Köy / The Village Film Eleştirisi

The Village veya Türkçe ismiyle Köy filmi, senaristliğini ve yönetmenliğini başarılı işlerle kariyerine başlayan Hintli yönetmen M. Night Shyamalan‘ın üstlendiği 2004 yapımı sinema filmidir. Yıldızlarla dolu bir oyuncu kadrosuna sahip The Village filmi her ne kadar korku/gerilim olarak lanse edilse de bir dram filmidir.

Gayem film hakkında konuşmak olduğu için genelde spoilerlara girmeyecek olsam da belli yerlerde istemeden spoilerlara maruz kalabilirsiniz.

2004 | Dram/Gerilim | 1 Saat 47 Dakika

Başrollerinde Joaquin Phoenix, Bryce Dallas Howard, Adrien Brody, William Hurt ve Sigourney Weaver gibi isimlerin yer aldığı oyuncu kadrosuna sahip The Village filmi, insanlardan izole bir şekilde, kendi sınırları dışındaki yaratıklarla yaşayan ve ortaçağ Avrupa’sına benzeyen küçük bir köy halkının konu alır.

Yıllarca ne köy halkı sınırları dışındaki ormana girmiş ne “Konuşmadıklarımız” şeklinde ifade edilen yaratıklar onların sınırları içine girmişlerdir. Lakin bir gün işler değişir, birileri sınırı geçmiş ve geçmek fikri yayılmağa başlamıştır. Dahası bunun neticesinden artık ormandaki yaratıklar da geceleri köye girmekte ve kapılara işaret bırakarak köy halkını uyarmaktadır.

Köy / The Village İnceleme ve Yorumum

Bu filmin şöyle bir tarafı var: Eğer filmi sığ bir şekilde izlerseniz film de o raddede kendisini sığ bir şekilde sunuyor. O halde basit bir kurgusu olan, alelade bir fedakarlık ve aşk, bazı klişe şeyler, falan. Fakat onu bir sanat eserine bakar bir şekilde izlerseniz engin bir deniz gibi kendinizi size sunuyor.

Öte yandan filmin kullandığı tasvirler fevkalade başarılı ve üzerine düşünmeğe, hakkında münakaşa etmeğe layık ve bu derecede başarılı.

Dahası basit bir korku filmi iken yapılan bir itiraf ile korku olmaktan çıkıp bir dram filmine dönüşüyor. Esasında korkulan, ormandaki canavarlar değil, o ormanın ardındaki kasaba olarak dillendirilen “Konuşmadıkları” modern hayattır.

Bunun sebebi çok geçmeden kendisini gösteriyor. Kasabada çeşitli sebeplerle sevdiklerinin katledilişi üzerine toplanan insanlar kendilerine ayrı bir dünya kurmak, çocuklarını en büyük kötülük saydıkları paradan uzak tutmak ve kendi hallerinde barış ve huzur dolu bir hayat yaşamak için kendilerini izole etmeğe başlamıştır. Filmde kırmızının “Konuşmadıklarımızı” çeken bir renk olduğu söyleniyor. Kırmızı rengin tutku, şehvet gibi birçok manası vardır. Lakin bunların yanında kırmızı kandır. Kan istenmeyen bir şeydir. Dahası bu az evvel söylediklerimi destekliyor ve her şeyin zıvanadan çıkmağa başladığı anda kan görüyoruz. Buna karşı sarı rengin onlar için huzur ve barış getirdiğine inandıklarını görüyoruz. Sınırlarını sarı renk ile adeta kutsamaktadırlar.

Günümüzde yaşanması ve köyün eski çağdaymış gibi görünmesi maziye olan hasreti de göstermiş. Dahası bazı yorumlarda geçmişe hasretin yobaz olarak vasıflandırıldığını görüp sitem ettim. Eğer geçmişi özlemek yobazlıksa Şekspir yobazdır, Dostoyevski yobazdır, Tolstoy yobazdır…

Fakat film kendi içinde eleştiren bir yapıya da sahip ve bize kötülüğün sadece parada olmadığını, onun kontrol edilemez insan hissiyatında bulunduğunu söylüyor. Dahası en büyük iyiliğin ve barışın aşk sonucu ortaya çıkabileceğinize etkileyici bir şekilde ifade ediyor.

Yönetmen M. Night Shyamalan‘ın Altıncı His filminden sonra seyircisinin beklentisini karşılayamadığı ile alakalı birçok yazı okudum. Büyük bir ters köşe ve büyük bir finalin olmaması bu tenkitleri kendi içinde haklı çıkarabilir. Lakin bunlar iyi bir filmin vazgeçilmezleri de değildir. Harika bir sinematografisi, takdire şayan bir kompozisyon var; basit bir kurgusu olmasına karşı iyi düşünülmüş ve zevk veren tasvirleri, müthiş oyuncu performansları var.

Evet film ilk bakışta alıştığımız o korku filmi intibaını veriyor. Açıkçası ben de arşivimdeki bu filmi izlemek için bir korku filmi izlemek istemeği bekledim. Dahası filmi seyrettiğimde de neden daha evvel izlemediğimi düşündüm. Her şeye rağmen filmi beğendim ve onu izlemeğe layık buldum.

The Village / Köy filmine puanım: 7/10

Peki siz neler düşünüyorsunuz? M. Night Shyamalan filmlerinden başka hangisini seyrettiniz? Onu başarılı buluyor musunuz? Lütfen film hakkındaki düşüncelerinizi aşağıya yorum yazarak benimle paylaşmaktan kendinizi geri koymayınız; hep birlikte film üzerine konuşum yazıyı genişletelim.

Daha fazlası için sitemize ve yine kültür sanat, fikir ve edebiyat ile alakalı paylaşım ve tartışmaların yapıldığı forumumuza mutlaka göz atın.