Ağırdan - Halil ESEN

 22 mesaj
 973
Cevapla
Kullanıcı avatarı
#1 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Bir delirmediğim kalmıştı yalnızlıktan
O da geliyor sanki ağırdan
Uzun Akdeniz kıyılarında yanlış bindiğim
Otobüse gene binip şehri geziyorum

İkidir aynı günü tekrar başa sarıp
Günahıma bakıyorum yüzüm sararıp
Her günü bir resmi tatil sanıp
Dışarıya iki adım atarak şehri geziyorum

Şehrin gökten düşen sokak lambalarını avuçluyor
Diğer elim de dişlerimi fırçalıyor
Bir delirmediğim kalmıştı yalnızlıktan
O da geliyor sanki ağırdan
Kafamın içinde seni dikizleyip şehri geziyorum

Halil ESEN
Beldemize daha yakın olmak ve daha gelişmiş bir tecrübe için uygulamamızı kurun; herhangi bir uygulamadan çok daha hafif ve güvenli. Şimdi değilYükle
Kullanıcı avatarı
#2 ·
Mesajlar: 156
Kayıt: 09 Tem 2021, 20.57
Ad Soyad: Busenur SEZER
Cinsiyet: Bayan
Konum: İSTANBUL
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): busezerrr
Beğendi : 158
Beğenildi : 144
Halil Bey öncelikle kaleminize sağlık.

Her şiir yazıldığı atmosfere ait bir rüzgar taşır. Sizin şiiriniz yalnızlıktan delirmeye yakın bir adamı kelamın sezgisi ve yer yer dağılmış hâli ile gayet yansıtmış. Elleri ceplerinde kalabalık caddelerde yürüyen bir adamı seyreder gibi oldum, bunu zihinde canlandırmayı başardığınıza inanıyorum.

Bunlarla birlikte ikinci bentte 'ikidir' ve 'iki' kelimelerinin birbirine çok yakın düşmesi fonetik açıdan bende ufak bir rahatsızlık verdi. Belki 'ikidir' yerine 'nicedir' demek hem üçüncü dizedeki 'her günü' ifadesini zihinde bütünlerdi. Ek olarak belki üçüncü bentte de ilk ve ikinci dizede;
''Bir elim şehrin gökten düşen sokak lambalarını avuçluyor
Diğer elim de dişlerimi fırçalıyor''
gibi olsa daha mı iyi olurdu diye düşündüm ama bu da ne ifadeyi düzenledi ne de şekli. Niyetim yapıcı bir eleştiride bulunabilmekti elbette.

Fakat yine de nihayetinde bu yalnızlıktan delirmek üzere olan bir adam olduğu için her şey bana yerli yerinde göründü.

Sizden daha pek çok şiirler de okumak dileğiyle.
Kullanıcı avatarı
#3 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Busenur Hanım, teşekkür ederim; açıkçası eli cebince adam klişesini hiç düşünmemiştim ama bunun genel bir hissiyat olduğunu kabul ediyorum; fakat o gezinme hissi vaki.

İkinci bentteki eleştirileriniz şiirin yazıldığı zamanlar benimde aklıma gelmişti, tereddütler geçirdim, fakat daha sonra bunun kendi kendine bir karakteristik özellik kattığını gördüm. İki'lerin vurgusu da bu minvalde sert bir ahenk oluşturuyor gibiydi. Fakat onunla tanışma evresinde biraz soğuk davranabileceğini de görüyorum.

Son bentteki ilk iki mısra da kasıtlı olarak yapılmış; zira ilkin bir muğlaklık ağırlığında ilerlerken sonra birden kendini belli edince dimağdan ani bir canlanış oluyor, gibi. Delirmenin bir tezahürü.

Diğerim şiirlerim için birkaç defa paylaşmıştım; fark ettiniz mi bilmiyorum: Şiir bölümündeki gönderilerin seçenekler kısmında o üyenin paylaştığı tüm şiirleri görebileceğiniz bir bağlantı eklemiştim uzun zaman önce. :) Lakin artık yeniden yazmıyorum.
Kullanıcı avatarı
#4 ·
Mesajlar: 15
Kayıt: 22 Kas 2023, 18.58
Ad Soyad: Ediz Servan Erdinç
Cinsiyet: Bay
Konum: Diyarbakır
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): ErdincServan
Beğendi : 6
Beğenildi : 12
Merhaba kolaylıklar dilerim sevgili Halil Bey, şiiriniz için tebrik ediyorum fakat sanki şiirin üzerinde biraz daha kuyumcu titizliğiyle şiir işçiliği yapılsa şiir daha lezzetli olacak. Şiirde estetik ve imge yönünden zenginlik olmasa da ahenk yönünden zenginlik bulunmaktadır, şiirde bir filmin aksiyon sahnesi gibi psikolojik bir iç buhran söz konusudur. Bir delirme hâli var ve bu delirme en baştan sona kadar kendini gösteriyor, bu yönüyle de konu bütünlüğü şiirinizde hâkim. Şiirinizde kelimelere de dikkat etmenizi haddim olmayarak sevgi ve saygı çerçevesinde rica ediyorum, resmi (resim) ama resmî (ciddi-ciddiyet) demektir. Şiirde estetik, imge, söz sanatları noksanlığı tamamlandığı taktirde kaleminiz daha güçlü olacaktır. En necip sevgi ve en kallavi saygılarımla.
Kullanıcı avatarı
#5 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Ediz Bey teşekkür ederim. Bu şiirde "kuyumcu titizliği" nasıl yapılır, misallerinizi görmek isterim; ne demek istediğinizi anlıyorum, zira buna karşı zihnimde oluşan fikre göre dediğinize benzer şiirlerim de var. Ancak bu şiirde belki de delirmenin basitliğini göstermek isteyişimdendir görece sade kaldı. Kelimeler bahsine gelince, konuşurken veya okurken fonetiğe çok dikkat eden biriyimdir, lakin yazarken bunu kullanmam ve muhatabın da bunu anlayacağını düşünürüm. Anlayamıyorsa açıkçası bu benim problemim değil.
#6 ·
Mesajlar: 4
Kayıt: 20 Ağu 2023, 11.06
Ad Soyad: Zümra Savur
Cinsiyet: Bayan
Konum: Gaziantep
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 1
Beğenildi : 3
Kendi zihnimde anlatmaya çalışılanın çok iyi çağrıştığını düşünsem de fonetik açıdan değişik bir havası var. Basit tutmak istemeniz tarafından baktığımda herhangi bir sorun göremedim fakat küçük düzeltmelerle çok daha hoş olurmuş diye düşünüyorum. Daha çok yazmanız dileğiyle kaleminize sağlık :)
Kullanıcı avatarı
#7 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Zümre Hanım teşekkürler. Fakat fonetik açıdan nasıl değişik havası var anlamadım. Basit değil, sade tutmağa çalıştım. :) Bunu söylediğim ikinci kişisiniz. Elbette düzeltmeler olabilir, bu konuda tavsiyelere hep açığım. Fakat hepimizce kabul edilecektir bazı şiirler bir yerden sonra bir hüviyete sarılıp tamamlanıyor, bu şiirde şahsım için öyle. Dahası artık şiir yazmıyorum.
#8 ·
Mesajlar: 68
Kayıt: 15 Tem 2021, 11.28
Ad Soyad: Zeynep Güldiken
Cinsiyet: Bayan
Konum: İzmir
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): ZeynepGldiken3
Beğendi : 50
Beğenildi : 106
Merhaba Halil Bey, şiirinizi sindirerek okuma fırsatına ulaştım.
Sıradanlığın, gündelik ama derin bulduğum konuların dizelerde can bulmasını seviyorum. İsyan etmeden kabullenen ancak sorgulamayı da elden bırakmamış ve dalgınlığını üstüne giymiş; her gün rastlayabileceğimiz, sakin fırtınaları olan bir karakterin şiiri. Ve şiir bizi Akdeniz kıyılarında bu karakterle sokak sokak gezmeye davet ediyor.

Gerçi her ne kadar delirmek üzere olduğundan bahsediyor olsa da bunun sürecin bir parçası olduğunun farkında olan birinin kaleminden çıkmış hissiyatı verdi. Bu hissiyat okuyucudan okuyucuya değişecektir elbet, tatlı olan tarafı da bu :)

Son dörtlükteki "Dikizlemek" kısmı yerine "Gözetlemek" ya da farklı bir anlam yaratacak "Yaratmak" fiilelerini kullanmak benim daha çok hoşuma giderdi. Ancak sevdiğiniz haliyle olması taraftarıyım her zaman.

Yapı konusunda zorlama bir çaba görmediğimi ve temiz okunan, yormayan bir şiir olduğunu da söyleyebilirim. Kaleminize sağlık .
Kullanıcı avatarı
#9 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Zeynep Hanım -merhaba- evvela çok teşekkür ederim; şiiri beğenmenizden çok memnun oldum. Dahası kattığınız güzel yorum ile onu daha leziz hale getirdiniz.

"Dikizlemek" kelimesini kasten kullandığımı hatırlıyorum -tahminen dört veya beş sene oldu-, zira malum dikizlemek gizlice gözetlemek demek ama kafamızın içinde kendimizden gizlice bir şey yapmak ne kadar mümkün ve yapılmağa çalışılsa bile mahiyeti nedir? :) Belki de platonik bir aşkın tarifi bu. Falan.

Bazen eski şiirlerimiz üzerine düşününce orada ince nüanslar buluruz ve sanki şiir kendisini yazdırıyormuş gibi gelir, şimdi bu da öyle geldi; belki de unutuyoruzdur.

Sizin de kaleminize sağlık. İyi forumlar dilerim.
Kullanıcı avatarı
#10 ·
Mesajlar: 355
Kayıt: 30 Kas 2021, 13.34
Ad Soyad: Semra Eroğlu
Cinsiyet: Bayan
Konum: Antalya
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 325
Beğenildi : 150
Selamlar Halil bey:)
Şiirinizi gayet başarılı buldum, tebrik ederim sizi yazmaya devam edin..
Kullanıcı avatarı
#11 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Merhaba Semra Hanım, teşekkür ederim; beğenmenize sevindim. Eskilerden sevdiğim ve benimle beraber olan şiirlerimden biri. Yazmağa devam etmek konusunda maalesef, artık yazmıyor veya yazamıyorum. Üzerine çok düşündüğümden olacak mükemmeliyetçi bir şekilde yaklaşıyorum ve çok defa oraya çıkan satırlar beni tatmin etmediği için vazgeçiyorum.
Kullanıcı avatarı
#12 ·
Mesajlar: 16
Kayıt: 16 Ara 2023, 12.09
Ad Soyad: Gülsüm
Cinsiyet: Bay
Konum: Türkiye
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 2
Beğenildi : 9
Bir insan yazdığı şiiri okurken takıldığı yerler oluyorsa, o kısımlarda akmayan bir şeyler olmalı. Buna benzer bir cümle duyduğumdan beri şiirlerimi yazarken dilimin takıldığı yerler oluyor mu diye dikkat ederim. Şiirde takıldığım için söylemiyorum, sadece bir öneri. Öncelikle şiirinizde sevdiğim kısımlar da oldu ama sevmediğim ufak kısımların gölgesi sevdiğim kısımların üstünü örtüyor diyebilirim. Bir delirmediğim kalmıştı yalnızlıktan. İyi şiir vadeden bir giriş olmuş. O da geliyor sanki ağırdan cümlesinde, ağırdan kelimesi oraya pek uymamış gibi geldi. Şiiri kesmiş. Üçüncü ve dördüncü kıta kendi arasında güzel bir ahenk oluştururken, ilk iki kıtadan bağımsız bir konuyu ele alıyor gibi gözüküp anlam bütünlüğünü bozmuş. İkidir aynı günü tekrar başa sarmaktan kastettiğiniz şey günlerin birbirinden farksız olmasıysa eğer, sokak ağzıyla yazılmış gibi durduğu için bu anlam kaybolmuş. Günahıma bakıyorum yüzüm sararıp güçlü bir kafiye oluştursa da sadece kafiye uysun diye önceki mısrayla alakasız bir cümle kurulmuş. Her günü bir resmi tatil sanıp ifadesi gündelik dilde kullanılacak basit bir ifade olduğu için şiirin kalitesini düşürmüş. Kelimelere, varlıklara değişik anlamlar yüklemek güzeldir. Ama sokak lambasının gökten düşmesi ifadesi, şiiri zenginleştirmekten çok uyumsuz bir ifade olarak yer almış. Bir de diğer elim de dişlerimi fırçalıyor dediğinizde üstte anlatım bozukluğu oluşuyor. Çünkü üstte avuçlayan özneye dair hiçbir şey yok. Tekrarlayarak ahenk oluşturmaya çalıştığınız "Bir delirmediğim..." "Şehri geziyorum..." ifadeleri belli bir düzene göre koyulmuş değil de rastgele yerlere dağıtılmış gibi daha çok. Daha fazla şiir okuması yapmanız faydalı olacaktır. Kaleminize sağlık.
Kullanıcı avatarı
#13 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Gülsüm Hanım evvela eleştiriniz için teşekkür ederim. Sırayla cevap vereceğim. Hatırladığım kadarıyla bu şiiri yazarken takıldığım bir yer olmamış. Tamamladığımda yazdığıma memnun olduğum bir eser ortaya çıkmıştı.

Buradaki ağırdan kelimesinin şiirin ve muhtevasının ana hatlarından biri olduğunu düşünüyorum; bu hususiyetle üzerinde durduğum bir elemandı. Zira ağırdan, gelen bir vakanın betimlemesi. Diğer yandan evvelki mısra ile kafiye de oluşturuyor ve zannımca sırıtmıyor. Şiiri nasıl kesmiş, anlamadım.

Şiirde dördüncü bir bent yok. İkinci bendin ilk mısraına sokak ağzı demeniz çok tuhaf. Zira sokakta hiç böyle bir tabir duymadım. Sonrasındakiler hiçbirini kafiye uysun diye yazmadım. Dahası manasız da değil. Burada işlenen "günah" veya buna yakın bir şeyin delirmeğe giderken meydana gelmesine bir gönderme mevcut.

Gündelik kelimeler kullanılabilir elbet, lakin konuşma veya gündelik üslup olduğunu düşünmüyorum; bu genelde kaçındığım şeydi. Zira "resmi tatil" ibaresine çok aşina olduğumuz için size böyle düşündürdüğünü varsayıyorum; başa sarmak da öyle keza. Kelimelere ve varlıkla mana uydurmaktan nefret ederim; zamanında bunu yaparak Türkçeyi katlettiler. Mecaz veya kinaye yahut benzeri edebi kelime oyunları kabul edilebilir ama mana uydurmak saçmalık.

Sokak lambalarının gökten düşmesi birkaç manaya birden gelebilir; birincisi sokak lambaların bir yıldıza benzetilmesi, ikincisi ışığın yeri aydınlatması için bir nevi düşmesi vs. Diğer mısradakiyle belki fark edemediğiniz bir özne var: Eller. Daha evvel de dediğim gibi öznenin ilkin gizli olup sonrasında orta çıkması bir mana oyunu.

Tekrarlanan bu tür ahenk çok klasiktir. Ben de burada bunu yapmağa çalıştım. Gezmek işi her bent sonunda daha da şekillenmesiyle, bu şiir hususunda iyi olduğunu düşünüyorum.

Ben de sizin daha fazla şiir okuması ve tahlili yapmanızı tavsiye ederim; zira faydalı olacaktır. Sizin de kaleminize sağlık.
Kullanıcı avatarı
#14 ·
Mesajlar: 16
Kayıt: 16 Ara 2023, 12.09
Ad Soyad: Gülsüm
Cinsiyet: Bay
Konum: Türkiye
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 2
Beğenildi : 9
Ağırdan kelimesinin bir betimleme olduğunu size düşündüren nedir merak ettim açıkçası. Nazım Hikmet'in Kerem gibi şiirinde "Hava kurşun gibi ağır, bağır bağır bağırıyorum." diye devam eden kıtadaki gibi bir önem arz ettiğini düşünmüyorum ağırdan kelimesinin. Kafiye olarak da yalnızlıktan ve ağırdan kelimeleri, olmazsa olmaz türden bir bütün değil. Okurken bile birisi sert, birisi rüzgâr gibi yumuşak çıkıyor ağızdan. Yani o kadar da şart değilmiş o kelime. (: Bu arada gelen bir vakanın betimlemesi demişsiniz ya, ağırdan kelimesini bir polisiye romanının ortasında duysam orada da kulağa hoş gelir bir yanı olmazdı. Ağırdan almak bir kalıp ifadedir ve yerinin burası olmadığına eminim. İşlenen günah kısmına gelirsek, manasız dediğim şey o değil. İlk satırda gününü başa sarmaktan bahsederken, ikincisinde günahıma bakıyorum yüzüm sararıp demişsiniz. Manasız olan bu. Bir insan günlerin başa sarmasından sıkıldığından bahsederken, bir anda işlediği günahtan yüzünün sarardığından bahsedemez. Sıkılmış bir yüz ve korkan bir yüz. Sizce mantıklı bir tablo mu bu? Ve deliren ya da delirmeye yakın bir insan genelde toplumun gerçeğini yansıtır kendi gerçeğini değil. Yani günahından bahsetmesi garip. Resmi tatil ibaresine hepimiz aşinayız. Ve bildiğim kadarıyla şair çağa ayak uydurmalıdır. Eğer böyle yapılamıyorsa, o cümle öyle bir harmanlanmalı ki gündelik dil olsa da okuyan bunu sorun etmemeli. Burada maalesef iki gruba da girmiyor o dize. Kelimelere değişik anlamlar yüklemekten kastım zaten mecazi anlam ve imgelerdi.
Sokak lambasına yüklediğiniz anlamlar pek yerinde olmamış diyeyim öyleyse. Benzetmenin de belli bir adabı vardır. Ben şimdi yıkılmış bir enkazı buruşturulup kenara atılmış bir pijamaya benzetsem saçma kaçar. Şiirdeki benzetmeler zihinde de hoş bir resim oluşturmalı diye düşünüyorum. Gizli anlamın farkındayım, bunu avuçlamak dememden anlarsınız diye düşünmüştüm. Ancak gizli anlam yapayım derken zorlama bir şey olmuş. Şiirin ahengini bozmuş. Tekrarlanan ahenkleri bilecek kadar şiir okudum, yalnız tekrarlanırken hepsi birbirine benzer konumlarda olur. Şiir okuyorum, merak etmeyin efendim. Şiirin öğrencisiyim derken yalan söylemiyorum. Dersine çalışan bir öğrenciyim. (:

4 dk 32 sn sonrasında otomatik birleştirildi:
Bu arada Halil Bey, sizi sadece diğer şiir yorumlarından gördüğüm kadarıyla tanıyorum. Eleştiriyi sevdiğinizi düşündüğüm için yorumlarımda detaylıca yazmaya çalıştım. Umarım sorun olmaz sizin için?
Kullanıcı avatarı
#15 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Nasıl geliyor, ağırdan... Sert yumuşak bahsinde ikisi de kalın seslerden oluştuğundan bir tür ahenk var. Dahası anlıyorum. Bence uygun. Şöyle de okunabilir: "O da geliyor sanki, ağırdan"

Bir günü başa sarmak ibaresinde bir başka mana da bir kaydı başa sarmak gibidir. Tekrar seyredersiniz. Dolayısıyla orada yaptığınız bir şeyden yüzünüz sararabilir. Sıkılmak veya korkmak bahsi hiç geçmedi.

Şiir bana göre ferdidir. Ben deliriyorsam neden toplumdan bahsedeyim. Dahası burada konu o değil.

Diğer yandan anlıyorum; size göre öyle. Alışık olunmayan farklı bir şiir olarak gördünüz ve reddiyeye başladınız. Bu şiirin mükemmel olduğunu hiç söylemedim ama sizin dediklerinize da hiç katılmıyorum. Elbette problem değil; burada eleştiriler için varız; yalnızca, o öyle kabul edilemez, kesinlikle böyle olmaz, aksi düşünülemez gibi ifadeleriniz sadece çok tuhaf geldi; Alışılmadık.

Diğer yandan belki siz de fark etmiş olduğunuz üzere şiir yazmağı beceremediğimden artık yazmıyorum zaten. Birkaç sene oldu bırakalı. Mısralar tatmin etmeyince ve nesirde daha fazla mesai harcayınca belki de o beni bıraktı.
Kullanıcı avatarı
#16 ·
Mesajlar: 16
Kayıt: 16 Ara 2023, 12.09
Ad Soyad: Gülsüm
Cinsiyet: Bay
Konum: Türkiye
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 2
Beğenildi : 9
Şu an siz kaydı başa sarmaktan bahsedince şiir daha hoş geldi. Ama siz bahsedince işte. Şiir o anlamı yeterince yansıtamamış. Anlam sadece sizin zihninizde olduğuyla kalmış. Eğer böyle zekice bir anlamı diğer okuyucular da fark etmiş olsaydı eminim yorum yapılırdı o mısraya. Ağırdan gelmek ifadesini az önce acaba ben mi yanılıyorum diye araştırdım ve öyle bir ifade yok maalesef. Bahsettiğim gibi yalnızca ağırdan almak ifadesi var. Sıkılmak ve korkmak derken siz öyle yazdınız demedim zaten. Yani günahından korkan bir yüz ve günlerin başa sarmasından sıkılmış bir yüz demek istemiştim. Alışık olduğum bir şiir maalesef. (: Sadece bu mecrada değilim, çoğu edebiyat ve şiir mecrasında zaman geçirdim. Sizin gibi sadece aklındaki anlamı şiire yansıtamadığı için bundan okuyucuyu sorumlu tutan çok şairle karşılaştım. Ama eleştiriye açık olmak iyi şiir yazmakla doğru orantılıdır. Gelişmek ancak böyle olur. Keskin şekilde kurduğum ifadeler benim bilgimden değil, okuyup araştırarak edindiğim resmi bilgilerden kaynaklı. Emin olmadığım bir konuda sesim çıkmaz sadece dinlerim. Şiir yazmayı becerememe ifadesini kabul etmiyorum. Bu ifademin kesinliğinin sebebi de şuradan geliyor. Şiir yazmaya on yılımı verdim. Tam pes ettiğimi düşündüğüm yerde Martin Eden çıktı karşıma. Pes ettiğiniz yer belki de mucizeden bir önceki durmaktır. Şiir yazılmak ister, emek ister. Kaleminizdeki ışığı söndürmemenizi tavsiye ederim. Bu tavsiyem de on yaşımdan size. ^^
Kullanıcı avatarı
#17 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Başa sarmaktan neyin kastedildiği anlaşılabilir diye düşünüyordum, belki daha dikkat edilmesi gerekliydi. Lakin başa sarıyor veya sarılıyor demediğimden... Neyse. Yine günahtan korkan veya sıkılan bir manaya yönlendirmedim bile; dimağınızda öyle tezahür etmiş olabilirsiniz ama kaynağını anlamadım; niye günahlarımdan korkayım veya sıkılayım... Falan.

Ağırdan gelmek ifadesinin olmadığını biliyorum. Lakin demek istediğim bu kelime direkt gelmeğe peyk olmayabilir; yani yazarken ağırdan gelmek diye düşünmemiştim. Okurken de o şekilde okumuyordum.

Okuyucuyu mesul tuttuğuma nasıl karar verdiğiniz bilmiyorum ama yazdıklarım sadece onların yorumlarına cevap vermek, şiir üzerine münakaşa etmekti.

Teşekkür ederim; artık mısralar tatmin etmediğimden yazmak çok fazla sancılı olmağa başladığından artık yazmıyorum. Uzun bir süre yazacağımı da düşünmüyorum. Belki bir ilham kaynağına ihtiyacım vardır. Belki de pek beceremiyorumdur; herkes şair olacak diye bir şey yok. Bir zamanlar yazıyordum; bazısı iyi bazısı değildi.

Yorumlarınız için teşekkür ederim. Foruma iştirakiniz ile münakaşalarda devam edelim. Nice başlıklara.
Kullanıcı avatarı
#18 ·
Mesajlar: 16
Kayıt: 16 Ara 2023, 12.09
Ad Soyad: Gülsüm
Cinsiyet: Bay
Konum: Türkiye
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 2
Beğenildi : 9
Ben teşekkür ederim. İnşallah diyelim.
#19 ·
Mesajlar: 102
Kayıt: 03 Ara 2023, 18.45
Ad Soyad: Şule Topuz
Cinsiyet: Bayan
Konum: Adana
Profil: Doğrulanmadı
X (namıdiğer Twitter): obeldecom
Beğendi : 102
Beğenildi : 39
Niye yazmıyorsunuz demeyeceğim... Ama gitme Lavinia!
Kaldırımlar şairini hatırlatıyor ama siz kaldırımda değil yine bir yanlış otobüste geziyorsunuz şehri...
#20 ·
Mesajlar: 152
Kayıt: 16 Mar 2021, 22.32
Ad Soyad: Fatih Aziz Ünal
Cinsiyet: Bay
Konum: Nevşehir
Profil: Doğrulanmadı
Beğendi : 98
Beğenildi : 169
Öncelikle, uzun bir aradan sonra forumda bir başka şiirinizi görmek beni sevindirdi :)

Geneli itibariyle şiirinizi beğendim. Serbest şiire biraz mesafeli olduğunuzu yorumlarınızda sıklıkla belirseniz de bence serbest vezni de uyak süslemeleriyle gayet güzel tatbik etmişsiniz. Şiirin dili ağdalı değil, bu sebeple haşmetten ziyade samimiyet yüklü. Busenur Hanımın değindiği dizeler benim de dikkatimi çekti ve aynı biçimde düşündüm. Bir eksiklik var gibi hissettiriyor ve okurken akışı kesiyor. Şiir kelime olarak açık fakat anlam bakımından yer yer kapalı bir yapısı var. Bir imge var lakin akış içinde tam yerine oturmuyor sanki, biraz da detay arıyor gözler.

Diğer yandan, imgelerin türü bana biraz birinci ve ikinci yeni karışımı gibi hissettirdi. Genel olarak bu iki türden pek haz etmeseniz de bence şiire yakışmış. Belki de ilerki şiirlerinizde önceki fikirlerinizle bu yeni tavrı daha sık harmanlarsınız. Tekrar tebrikler :)
Kullanıcı avatarı
#21 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Fatih Bey teşekkür ediyorum. Bu sanki daha fazlasına iştah uyandırma halinin ben de birçok şiirime karşı yaşadım. Belki uzun uzadıya şiirleri çok sevmediğindendir... Belki bir gün tekrar yazarsam... :)
Kullanıcı avatarı
#22 ·
Mesajlar: 1733
Kayıt: 11 Haz 2020, 16.22
Ad Soyad: Halil ESEN
Cinsiyet: Bay
Konum: Bursa
Profil: Doğrulandı
X (namıdiğer Twitter): halilsncom
Beğendi : 816
Beğenildi : 777
Bir güncelleme yapmak namına @siirinogrencisi Hanım'a cevaben söylemek istediklerim var. Ben genel olarak şiirlerde noktalama kullanmayan biri idim. O sebeple söz konusu "o da geliyor sanki ağırdan" mısraında ağırdan kelimesi geliyor'a peyk değildi. Bazen fazla icaz kullandığım veya kelimeleri istisna tuttuğum anlar oluyordu, burada da var. Ağırdan alarak deliliğin geliyor olduğu gibi bir mana söz konusu mısraı açtığımda... Falan belki de üzerine bu kadar çok düşünmemiştim. Burada kendimi iyi izah edemediğim için beyhude bir tartışma sürdü.

@Busenur Hanım, malum bendin son mısraındaki "iki adım" ifadesi zannımda daha önceleri başlayan kalıplaşmış ifadeleri kırma teşebbüsüme dayanan bir inattan ötürü idi. Zira hatırladığım kadarıyla yazdıktan sonra da beni rahatsız etmişti ama okuya okuya öyle kaldı dimağımda ve değiştiremedim.

Dahası burada dendiği üzere izahlarım saldırganca gelmiş ve siz okuyucuları sıkmış ise affedin, zira hiç böyle bir niyette değildim. Artık yazmağa teşebbüs etmediğimden, bunlar yaprağı sararan şiirler ve onlarla beraber bir maziye sahip olduğum için istemeden böyle bir şey aksettirmiş olabilirim. Diğer yandan yazarken niyetim hep sanat içindi, dolayısıyla kendim için.
Forumda başlıklara cevap yazabilmek için kayıtlı ve giriş yapmış olmalısınız.
Cevapla
Paylaş:

  • Benzer Konular