Hiç bir insan şiddeti doğuştan öğrenmez ve öğrenme becerileri çocukluktan itibaren başlar. Gözlemlemleyerek ve taklit ederek şuan ki olduğunuz kişinin karakteri oluşmaya başlar. Doğrular ve yanlışlar olabilir, önemli olan bilgi ve farkındalıklar ile yanlışların üstesinden gelerek, doğruları artırabilmektir. İnsan olarak, hayat boyu hatalarımız ve yanlışlarımız olacak, bunlara öfkelenmek yerine konulardan dersimizi almayı tercih edebiliriz.
Sağlıklı ve huzurlu ilişkilerde kişi, öfkelendiği zaman karşısındakine kötü sözler sarf etmez. Etmemelidir! Çünkü kişiler sakinleştiği zaman yaşanılan tatsız anılar unutulsa da sarf edilen sözlerin yıkıcı etkisi hala devam edebilir.
Peki öfkelendiğimizde ne yapmalıyız?
- Karşımızdaki kişiye "Şuan çok sinirliyim, sağlıklı iletişim kuramayacağım, sakinleşince konuşalım lütfen." diyerek konuşmayı ertelebilirsiniz.
- Derin derin nefes alıp vererek ona kadar saymanız, bir nebze sizi sakinleştirecektir. Çünkü sinirlendiğiniz de farkında olmadan nefesinizi tutmuşsunuzdur.
- Karşınızdaki insana karşı beden diliniz ve mimiklerinizle tepki vermeyin, ortam sizi daha fazla bunaltıyorsa bir kaç saat müsaade isteyin.
- Sizi asıl sinirlendiren duygunun ne olduğunu çözmeye çalışın. Çünkü yaşadığınız olayda sorun bazen içinizde gizli olabilir. Sizin duygularınıza dokunan konuyu yalnızca siz bilebilirsiniz. Örneğin; Başka insanların yanında gülmesi ve dalga geçmesi, bana kendimi değersiz hissettirdi. Buradaki asıl konu, bireyin kendini değersiz hissetmesidir.
- Elinizden geldiği kadar sessiz konuşun ve ses tınınıza dikkat etmeye çalışın.
- Öfke ile karşınızdaki insana zarar verecek, hareketlerden ve kelimelerden sakının.
- Öfkelenmenin normal olduğunu ve kontrol edilebileceğini unutmayın.
- Sakinleşmeye çalışın ve olumlama cümlelerinden faydalanmayı ihmal etmeyin.
"Öfke ile kalkan, zararla oturur." sözünü unutmayın.