Ben teşekkür ederim yorumunuz için.

Kesinlikle toplumu eğitme amacı var olabilir sanat eserlerinde ancak bunu yaparken de sanat eseri meydana getirdiğinin de bilincinde olarak yapmalıdır kişi. Sanat, sadece sanat için yapılır görüşü bana tamamen kabul görülebilecek bir görüş olarak gelmiyor. Kişi, yaşadığı toplumdan her zaman etkilenir ve eserleri bunlarla var olur. Hayatını, yaşadıklarını, yaşanılanları eserine yansıtabilir ve bunları topluma "bakın böyle oldu, tecrübe edin bunları" dercesine dile getirebilir ki getirmesi gelecek nesiller için çok faydalıdır. Sanat ese...

"Lakin sadeleştirme adı altında adileştiren metinlerden değil, orijinallerinden." çok güzel söylemişsiniz. Sadeleştirme ismi altında yazarın kalemine dokunan, dahası o kalemi kırıp kendi kalemini monte etmeye çalışanlar var. Bunların kesinlikle ilgi görmemesi gerekiyor.

Zaman, filmlerdeki gibi akmaz.
Zakkum ağacı düz durmaz.
İstiridye mi doğurur inciyi?
Hayır.
İnci, yaratıcısıdır kabuğunun.
Çiçek zakkumdan mı geldi?
Hayır.
Zakkum, açanıdır çiçeğin.
Karınca mı kurdu düzeni?
Hayır.
Düzen, karıncanın kendisi...

-Pratensis-
Hüseyin Ter

Öncelikle ismim Hüseyin, 18 yaşındayım, Bursa Gemlik'te yaşıyorum, Hacettepe Üniversitesi Maliye Bölümü 1. sınıf öğrencisiyim. Edebiyata çok yoğun bir ilgim var fakat aslında çok kısa bir süre önce bu ilgim başladı. Yaklaşık 1 yıldır edebiyatla ilgileniyorum. Şiirler veya romanlar, hikayelerle 1 yıldır tanışıyorum ve geç kaldığım için üzülmek yerine açığımı kapatmak için her gün daha fazla kendimi geliştirmeye çabalıyorum. Şiir anlamında konuşacak olursam Nazım HİKMET başta olmak üzere serbest nazım ve toplumcu şairlerin bir çoğuna hayranım ve ...

Öncelikle şiir hakkındaki düşüncelerimiz oldukça farklı. Ben şiirin herhangi bir sınırlandırma altında kalmadan yazılması görüşündeyim. Şiir, benim düşünceme göre yazılan kelimelerden değil kelimelerin arkasında yatan anlamdan oluşur. Bundan dolayı kelimelerde bir uyum aramak yerine anlatılmak istenene ve arkada yatan anlama odaklanırım fakat bu şiirin şiir görüşümü yansıttığını düşünmüyorum çünkü bu şiir, benim ilk şiirim. Yaklaşık 1 yıl önce falan yazmıştım. Bu da katıldığım ilk yarışma olduğundan dolayı ilk şiirim ile katılmayı tercih ettim....

Seyrediyorum denizi, toprağı. Ne elmaslar ne inciler var parıl parıl parlayan, Uğruna canlarını verecek milyarlarca insan... Ben, yapayalnız ve zavallı. Hayasızca seyrediyorum hepsini karanlığın içinden. Bir rüzgar okşuyor tenimi hafif hafif, Ardından alıp götürüyor beni birden. Bak! Bunca yaşanası şey varken burada, Nasıl olur da buz dağının görünen kısmına aldanırsın? Aç gözünü ve bak. Çık karanlığın içinden. İzle bir çocuğun topun peşinden koşuşunu... Bir çiçeği ciğerlerin patlayıncaya kadar kokla... Değişme hiçbir şeyle bir bardak su içmeni...