Tuz serpiyorum ceplerimden karı erimez dağlara Koca dağ konuşmuyor da benimle Bir şiir daha yazıyorum eteklerinin dibinde Sesim bana ses oluyor Kendini dinlemek gibi bir dağın eteğinde Adını bilmediğim kuşlar yükseliyor göğe Bir kuş uçuşu mesafeyi yürüyerek aşamazsınız Böyle yaraları gemilerle taşımak Belki de bir muzun üzerinde girmiştir ülkeye Tam yol ileri kaptan Bu gece alınacak daha çok yol var Eğer şimdi çıkarsak yola Bir kaç bayram arası varırız ana kıtaya Ama yunuslarla son sürat yarışamazsınız Güller de dikenlerini meze etti şiire Edeb...

İçim kokuşmuş çürümüş
Ve kötü bi türkü tutturmuş
Saçının teline kurban olayım
Ama beni böyle bir başıma bırakıp...

Bulutlar dolmuş kararmış
Gökyüzü belli belirsiz tutulmuş
Gözünün baktığı her yerde ben olayım
Ama benden öyle kafanı çevirip...

Ağaçlar kurumuş solmuş
Yapraklarını bir bir dökmüş
İçtiğin sigaranın ucunda ben yanayım
Ama bu ateşi böyle harlayıp...

Yollar uzun ve susmuş
Soğuk bir gecede sessizliğe boğulmuş
Gezdiğim sokaklarda yanına eş olayım
Ama bana böyle sırtını dönüp...

Gitme.

Ümitcan KEMENTOĞLU

Ben bir senin adını söylüyorum Bir de kızımız olursa adı Eylül Modern zamanların elinin kiri ayrılık Ve yazının bulunuşundan beri böyle acıklı şiir yazılmamıştır Altı boş cümlelerin üstünü çizdim Bir özrüm vardı binbir türlüsünü senden diledim Kısa bir not düşüyorum tarihe dilim döndükçe Daha fazla kanatmayın kandırmayın beni Mevsim normallerinin de üstünde hüznün kara bulutları Gömleğini tersten giyen şairler bilir ki Moda delilere uygun bir şey değildir Düşünen adamlar düştüler düşten Gözüne girmek için sivrilip kalabalığın içinden Gördüğümüz...

Yorumlarınız için teşekkürler. Yolun daha çok başındayım, elimden geldiğince kendimi geliştirmeye çalışıyorum şiir konusunda. İnsan kendi hatalarını göremiyor her zaman bunları sizden duymak çok daha faydalı. Tekrardan teşekkür ederim.

Hayatın dikenli tellerine takıldı aklım
Uzanıp gözyaşlarımdan öpüyorum kendimi
Gözlerim diyorum gözlerim çok ağlıyor
Tutunup bir ucundan yola
Yola çıkmak ne büyük dert galiba
Ne büyük dert ha
Kalmıyor arkada kimse çünkü çoktan almışlar yollarını
Yola çıkmak bi bize dert galiba
Bir bize dert ha

Yola çıkıyoruz bizi geçiyorlar
Mola veriyoruz bizi geçiyorlar
Manzarayı izliyoruz bizi geçiyorlar
Yoruluyoruz bizi geçiyorlar
Bizi hep geçiyorlar arkada kalıyoruz galiba
Arkada kalıyoruz ha

Ümitcan KEMENTOĞLU

Teşekkür ederim.

Ayak tabanlarım kesik Taş koydular yoluma sana gelirken Ve sana gelirken öğrendim En derin yarayı acıyarak Koca koca demir yığınları Uçarlarken gökte Ya da yüzerlerken denizin üstünde Ben hep sana geliyordum Kafanı kaldırsan beni göreceksin Dualarımı avuçlarımdan göğe saçıyorum Bir müezzin uykunun son çeyreğinde Farza duruyor Bir ayyaş kadehin son yudumunda Gam vuruyor Kitaplar yazmaz Sözü de edilmemiştir Ama bir sınav varsa eğer Kalmak bizden yana Siz önden buyurun Doğru ne? Yanlış nerede? Bilen varsa aşk olsun Aşk olsun imam efendi Hasbinalla...

Uzun uzadıya yollarda uçsuz bucaksız şarkılar söyleyeceğiz sevgilim. Ama o zamana kadar gülmek bize haram. Manzaralardan manzara beğenip oralarda harcayacağız ömrümüzün en yorgun yıllarını. O zamana kadar bekle sevgilim hayat zaten kısa. Seni benden beni senden uzaklaştıran otobüslere bi yığın küfür biriktirdim ağzımın boşluğunda sevgilim. Yeri geldiğinde edecek bi çift lafım elbet var. Herkese kırgın bazılarına küskünüm. Ama sen dur sevgilim, bu çağ seni haketmeyecek kadar kötü. Saçlarım bile beni terk ediyor. Ama sen dur sen dur sevgilim, n'o...