Bu yazıda, bir cesedin farklı zaman dilimlerinde ortaya çıkıp beraberinde çözülmesi gereken büyük bir sırrı getiren ve bir Netflix içeriği olan Bodies dizisinin spoilersız incelemesi veya eleştirisi için bulunmaktayım.
🎬 Bodies
Bodies dizisinin konusu toplamda dört farklı tarihte ama aynı yerde ortaya çıkan bir cesedin bulunması üzerine yine dört farklı dedektif bu sırrı çözmenin peşine düşmesi ve bir şekilde birbirileriyle olan bağlantının hikayesini anlatır. Zaten İngilizce “bodies” de Türkçe “vücutlar” demektir; fakat diziye Türkçe isim vermek zahmete girselerdi bir diğer manası olarak muhtemelen adı “Cesetler” olurdu.
Elbette dizi konu itibariyle başta çok cezbedici, ancak bunu taşıyacak bir gerilimden yoksun; bilim-kurgu ise sadece adı var. Sonradan daha fazla detay öğrendiğimiz için dizinin kendisi açtığını ve sona doğru nispeten daha iyi olduğunu düşünsem de başlardaki tecessüsün ilerledikçe azaldığını ve sonrasında yerine hüsrana bıraktığını düşünüyorum. Hem senaryoda kolaya kaçan, neyin nasıl ve neden olduğu hakkında ne cevap ve soru var; bulunamayan cevaplar bir yerden sonra mutlaka üzerine düşünülecek ve diziye tutunmakta zorluk çıkaracaktır. Dahası akla mutlaka geleceği üzere başka bir Netflix yapımı olan Dark dizisinin büyük etkisi mevcut; hatta aynı. Dolayısıyla bunu anlayınca kopyanın kopyası olan bir esere bakmak gibi hissettirdi.
İfade etmek gerekir ki Bodies dizinin başından sonuna kadar büyük bir Lgb*t propagandası var; hatta seyretmeğe devam ettiğinizde dizinin sırf bu sebeple çekildiğini dahi düşünmeniz mümkündür. Diğer yandan burada işlenmeğe çalışılan aşk ve cinsi münasebetler de yine çok sığ.
Dizide şimdiki, geçmiş, daha geçmiş ve tabii gelecek tasvirlerini beğendim. Hususiyetle geleceğin mübalağa edilmemesi ve bu şu andan mantıkla baktığımızda, en azından bazısı, pekala mümkün olacak şeyler. Mesela otonom araçlar ve onların gerektiğinde irademizi kırabileceği misali çok yerindeydi.
Bodies’in oyuncu kadrosunda Amaka Okafor, Kyle Soller, Stephen Graham, Shira Haas ve Jacob Fortune-Lloyd gibi isimler yer alıyor. Sergiledikleri performans bekleneni fazlasıyla veriyor ama ismi Hasan olan bir kadın karakterin olması; aktör ve aktrislerin bazı bazı göze suni görünmeleri tuhaftı.
Hiç şüphesiz ki harika bir fikirle başlamış, ortalarda bizi biraz oyalamış ve asıl hadiseyi anlatıp bir şeyler yapmağa çalışan sonuyla noktayı koymuş. Fevkalade bir eser ortaya çıkabilecekken pek çok Netflix eserinde olduğu gibi heba olduğunu düşündüğüm bir yapım. Ancak mesele zaman olduğunda benim için her daim ilgi çekici olmuştur; seyrettiğime pişman değilim ama gerekli de değildi. Bodies dizisine vereceğim puan on üzerinden beş civarı olur.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Netflix’in bu dizisini seyrettiniz mi veya izlemeği düşünüyor musunuz? Nasıl buldunuz ve kaç puan verirsiniz, neden? Aşağıdaki forumlar kısmında fikirlerinizi ifade etmekten geri durmayın; çünkü dizinin vermeği çalıştığı malum ve klişe olan özgür irade mesajı ütopya değildir.
Daha fazlası için sitemize ve yine kültür sanat, fikir ve edebiyat ile alakalı paylaşım ve tartışmaların yapıldığı forumumuza mutlaka göz atın.
İzledim. Çok ilginç bir konu yakalanmış. Dönemler iyi seçilmiş, geçişler de güzel. Ancak Netflix’in LGBT konusu içermezse yayınlamayacağı düşünülüp eklenmiş gibi. Hatta eklenmiş değil de eklemlenmiş. 10 üzerinden 7,5 Teşekkürler