Invincible dizisi veya Türkçe ismiyle Yenilmez, Robert Kirkman‘ın aynı isimli çizgi romanından uyarlanan bir Amazon Prime süper kahraman çizgi dizisidir.
Invincible dizisinin konusu, dünyanın en güçlü süper kahramanın oğlunun etrafında dönmektedir. Süper kahraman ve lakabı gibi yenilmez olmak yolunda babasının gölgesinde ilerler ve diğer yanda günlük hayatını devam ettirmeğe çalışır. Lakin bir hadise her şeyi alt üst edecektir.
İlk bölümde alelade bir süper kahraman çizgi dizisi imajı mevcut. Hatta “Dünyanın Koruyucuları” denilen takım, alenen DC‘nin Adalet Takımı’nın çakması olduğunu görmekteyiz. Seyrededurur iken içten içe sitem etmiştim. Lakin bölümün sonunda koruyucuların dünyanın en güçlü süper “kahramanı” Omni-Man, yani Invincle’nin babası tarafından -tabiri caizce muazzam bir şekilde- öldürülmesi ile dizi bambaşka bir hal almaktadır. Dahası bu kısım, sonraki bölümlere büyük bir kefil olmaktadır.
Omni-Man, adeta bir Süpermen gibi, durdurulamaz biridir. Anlattığı hikayeye göre kendisi Viltrum gezegeninden gelen ve dünyayı korumak, tehlikeleri ortadan kaldırıp emniyeti sağlamakla görevli bir askerdir. Lakin bunun doğru olup olmadığını, Koruyucuları neden öldürdüğünü, birinin kontrolünde mi bu cinayetleri işlediğini veya gerçek yüzünü ancak finalde öğreniyoruz. Elbette bu yazı da diğer yazılarım gibi spoilersız olacağından hikayeyi anlatmayacağım. Ancak şunu söylemem gerekir ki finali için dahi seyredilebilir.
Amazon Prime ve onun yetişkinler için süper kahraman dizisi deyince akıllara haklı olarak The Boys dizisi geliyor. Lakin ondan farklı olarak Invincible, gerçekten süper kahramanların ve süper kötülerin bulunduğu bir evrende geçmektedir, dahası katledilen koruyuculardan sonra bile gençlerden oluşan bir ekip yeni korucular olmuştur; benzer olarak da sert bir şekilde şiddet içermektedir. Yine birilerinin denetiminde, lakin bu sefer devlet nazarındadır. Dahası şu var ki The Boys’un bile yeltenemediği çok daha cesur ve fevkalade sahneleri mevcut. Savaş sahneleri çok başarılı ve akılda kalıcı; diğer yandan savaştıkları kötüler, canavarlar da öyle idi. Hatta onları üzerine bile bir derinlemesine gitme mevzuu bahisti. Dahası başarılıydı.
Bazı küçük nüanslar var. Mesela introya her zaman Invincible denileceği zaman girmesi ve her bölümde üzerine biraz daha kan sıçraması gibi. Bir sonraki bölümleri neredeyse sadece bunu görmek için açmış gibi hissettim.
Genel olarak animasyon dizi veya filmlerindeki seslendirmeler başarılı olsa da Invincible dizisinin seslendirmeleri ayrıca başarılıydı ki bir ara bunun bir çizgi dizi olduğunu unutturdu. Anmak gerekirse diziyi daha evvelki işlerinden de hatırlayabileceğiniz Sandra Oh, Zazie Beetz, Gillian Jacobs, Zachary Quinto, Jason Mantzoukas, Melise, Mark Hamill, Mahershala Ali ve Seth Rogen gibi isimler seslendirmektedir. Keza görsel olarak da en az seslendirme kadar klasik ve başarılıydı. Bunlar sürükleyici bir hikaye ile birleşince de ortaya izlemekten zevk alınacak bir eser ortaya çıkmaktadır.
Sonuç olarak Invincible dizisi, ikinci sezonu merakla beklediğim son zamanlarda izlediğim nadir dizilerden biri oldu. İnsanın sevdiği bir eseri incelemesi zordur, lakin iyi ifade edebildiğimi düşünüyorum. Dahası kesinlikle izlemenizi tavsiye ediyorum.
Invincible dizisine puanım: 8,8/10
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Diziyi seyrettiniz mi veya izlemeği düşünüyor musunuz? Sizce Amazon Prime süper kahraman dizilerine başarılı bir şekilde devam ediyor mu? Lütfen fikirlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmında benimle paylaşmaktan geri durmayınız; yorumlar kısmında dizi hakkında fikir alışverişi yapalım.
Daha fazlası için sitemize ve yine kültür sanat, fikir ve edebiyat ile alakalı paylaşım ve tartışmaların yapıldığı forumumuza mutlaka göz atın.
Yorumlar (0)
Yorum Yaz